Anasayfa » Ben Dünyaya Müzik İçin Geldim: Gülden

Ben Dünyaya Müzik İçin Geldim: Gülden

by PLUS

“Yatsın yanıma, sarılmasın, dönsün uyusun” diyen o, “seni üzerlerse yakarım İstanbul’u” diyen de. Hüzünlü şarkılarının; zarif, naif ama bir o kadar da tutkulu, güçlü bir yanı var. Aşktan yana, aşktan yapılma bir kadın Gülden.

Röportaj: Sanem Kurt

Sanatçı olmak bir şekilde kendini ifade etme dürtüsü. Sanatın da birçok farklı dalı var. Siz müziği seçmişsiniz, nasıl oldu, nasıl başladınız?
Sanırım ben dünyaya gelmeden önce bir tutku halinde vardım. Sonrasında müzikle ilgilenmek, şarkılar yazmak ve söylemek için dünyaya geldim. O kadar eski, o kadar ben ve o kadar başlangıcını başlangıcımdan önce tuttuğum bir tutku ki kendimi ilk hatırladığım andan beri şarkı söylüyorum…

Söz yazıyorsunuz, beste yapıyorsunuz, söylüyorsunuz. Her aşamada varlığınızı gösteriyorsunuz. Hangi bölüm sizi daha çok heyecanlandırıyor?
Her aşaması bir bütünün parçaları gibi benim için. Sanki biri olmasa bütünüm eksik kalacakmış gibi hissediyorum çünkü ben hissettiğim duygunun sözcüsüyüm; dinleyen, empati kuran, hisseden ve cümleler oluşturup müzikle süsleyen bir sözcü. Tüm aşamaları ayrı bir ihtiyaç benim için. Umarım hep bir bütün halinde devam eder.

Hayatınızdaki tercihiniz müzik olmasaydı hangi alanı tercih ederdiniz?
Çok sevdiğim bir arkadaşım şöyle demişti bir gün; ben hayatım boyunca almak istediğim bir şey için iki dükkan gezmedim. Ya ne alacağımı ve nereden alacağımı bildim ya da bulamazsam almaktan vazgeçtim. İnanılmaz kararlı ve tutkulu bir cümle değil mi? Konu bir tercihse eğer kendimi bu cümlenin içine yerleştirmek istiyorum. Başka hiçbir hayalim ve arayışım olmadı çünkü.

Şarkıları nasıl yazıyorsunuz? Size ilham kaynağı olan bir şeyler var mı? Türkiye’de müziği ve müzik piyasasını nasıl görüyorsunuz, artıları eksileri neler sizce?
Hayatımın da şarkılarımın da en büyük anahtarı empati. Bazen kendi kendimi bile anlamak için çaba sarfediyorum. Üreten kişi besleneceği ve verim alacağı duyguyu şartlara bakmazsızın daim tutmayı hedefler. Bazen sakin, bazen çalkantılı geçiyor müzik dünyasında işler, değişime kendi alanımızda ayak uydurarak bol bol üretmek genel verimi de destekleyecektir.

Kendi duygularınızı mı ortaya koyuyorsunuz yoksa müzik evrenseldir diyerek her duyguya dokunmaya mı çalışıyorsunuz?
İnsan, duygu değişimlerinin bütün evrelerini yaşamaya müsait bir canlı. Her gün, her dönem ve her sene biraz daha gelişmiş ve deşilmiş olduğumuzu kabul edersek yazdıklarımın tümünü farklı duygulardan dolayısıyla evrenselliği destekleyen değişkenliklerden oluşuyor.

Kendi şarkılarınızı başka isimler de yorumluyor, şu günlerde kimler senin şarkını söylüyor ve yakında başkasına verdiğin başka şarkılar da çıkacak mı?
Ajda Pekkan, Tuğba Yurt, Ece Seçkin, Ebru Yaşar, Linet… Uzuyor da uzuyor liste. Bir çok sanatçıda şarkılarım ve hatta yayınlanmak üzere olan ikinci şarkılarım var. Bu sene dolu dolu Gülden şarkıları dinleyeceğiz

İlham aldığınız isimler var mı ya da hayranı olduğunuz?
Çocukluğumda dinleyerek büyüdüğüm isimler Kayahan, Sezen Aksu, Ajda Pekkan… Kalemi de sesi de muhteşem insanlar. Hepimizin hayatında önem taşıyan, bir şarkısını duyduğumuzda bizi alıp geçmişe götüren ve an’ı bir kez daha yaşatan kıymetliler. Onlarla büyüdüm, her zaman dinlemekten ve sahnemde şarkılarını seslendirmekten mutluluk duyuyorum. Günümüz zamanlarında Imagine Dragons işlerini sıkı takip ediyor ve keyifle dinliyorum.

Müzikle ilgili bir kırılma anı yaşadınız mı?
Henüz yaşamadım. Mutlaka olacaktır, yol uzun ve inanın bende ne hissedeceğimi çok merak ediyorum.

Milyonlar sizi çok seviyor ama siz kendi kendinize düşündüğünüzde sizi kim dinler? Hangi duyguların insanıdır sizi dinleyenler?
Duygu ve hislerini, kendi iç dünyasında dışarı yansıttığından daha yoğun bir şekilde yaşayan insanların ağırlıkta olduğunu düşünüyorum. Çünkü şarkılarımda anlattığım bir hikaye var ve dinleyici ile örtüştüğünde bir sessizlik hakim oluyor.  “Aynı beni anlatmışsın” diyor mesela. İşte diyorum, gizli ortak dil kullanmayı seven bir dinleyici kitlem var. Biz o dili bulduk. Ben onların derdinin sözcüsüyüm, onlar benim başımın tacı.

Kendinizi müzik dünyasında tek bir cümleyle tanımlamanız gerekseydi kendiniz için ne söylerdiniz?
Zeytin ağacıyım ben. Ne olduğunu bilip çok üreten ve uzun yaşamayı üretimiyle besleyen bir zeytin ağacı.

Gülden’nin müzik listesi olsa önümüzde, günlük hayatta mesela ne tarz müzik dinliyorsunuz müzisyen kimliğinizin dışında?
Radyo dinlemeyi çok seviyorum, sırasını bilmediğim eski-yeni şarkıları arka arkaya dinlemek çok hoşuma gidiyor. Fakat kendi playlistimi oluşturacaksam işte orası tam bir curcuna 🙂 Sabah alternatif müzikle başlayıp enstrümantal müziklere uzanan bir karmaşanın içindeyim 🙂 O anki ruh halimi besleyecek ya da savuşturacak şarkıları tercih ediyorum.

Bir çok slow şarkınız var, duygularımıza dokunuyor, hüzünleniyoruz. Siz nasıl birisiniz günlük yaşamınızda?
Neşeli ve keyifli biriyim. Güne gülerek başlarım, hayatımda fazla mutsuzluğa ve umutsuzluğa yer yoktur. Sorunların nedenini köklüce anlayıp hızlıca çözmek ve keyifle güne devam etmek benim için olmazsa olmazlardan. O kadar duygu yüklü şarkıların panzehirini bir yerden kendime aşılamam gerekiyor. Umutla bakmayı ve gülümsemeyi seviyorum.

Müzikle ilgili en büyük hedefiniz ne? Yıllar sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
Şarkı yazmak ve söylemek benim ruhumun suyu, aşı. Yıllar sonra da hala yapabiliyor olmak, yaşadıkça duyguları daha iyi benimseyip daha çok yazabilmek, benim için hedeflerin en güzeli.

İLGİLİ YAZILAR

Yorum Yap

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanmaktadır. Çerezleri kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Ok Devamı